ÇOCUĞUNUZU BÜYÜTÜRKEN BİR FELSEFENİZ OLSUN

Çocuğunuzu büyütürken ne yaparsanız yapın, bir daha geri dönemeyecek şekilde çocuğun geleceğine yön verdiğinizi unutmayın.

Özellikle ilk 6 yaş döneminde çocuğun kişiliğinin şekillendiğini bilirsek, çocuğun geleceğine ait köklerin sağlam olmasında ana-babanın rolünü daha iyi kavrarız.

Unutmamalıyız ki çocuğumuz bir daha çocuk olmayacak ve bir daha zaman aynı şekilde geri gelmeyecek. Bu nedenle, ana babalar öncelikle kendileri ile ilgili birçok alanda ayna tutma konusunda cesur olmalıdırlar.

Kişisel olarak güçlü ve zayıf yönleri, yaşama ve ölüme verdikleri anlam, felsefeleri ve yaşam amaçları gibi konularda kendilerini gözden geçirmelidirler.  

Ebeveynlerin net olmadığı her durum, çocukların kafasını karıştıracaktır.

Ana- babaların yaşam felsefesi, sahip oldukları değerler ve inançların netliği aile içi iletişimi güçlendirecek aynı zamanda aile içi kuralların daha net olarak belirlenmesine zemin hazırlayacaktır.

Çocuklarınızın geleceğinin kökleri, aile içi yaklaşımınızda saklıdır.

Unutmayın!

Çocuklarınız bir daha çocuk olmayacak.

Lütfen onlarla yaşayacağınız “ilk” leri kaçırmayın.

Şimdi zevk alın!

Çocuğunuzla birlikte olmaktan zevk alın ki çocuğunuz, onla birlikte olmaktan mutlu olduğunuzu hissetsin.

Çocuğunuza sizin sevginizi kazanmak zorunda olmadığını gösterin.

Çocuğunuza özel ve kendisi olduğu için sevdiğinizi söyleyin. 

Çocuğunuzun bireysel yeteneklerini kabul edin.

Unutmayın!

Her çocuğun farklı ve özeldir.

Her çocuğun özel yeteneklerine, niteliklerine, duygularına, hayallerine, hedeflerine ve özel olmalarına saygı duyun.

Çocuğunuzun farklılıklarını gözlemleyin, izleyin ve tanıyın.

Ayrı bir birey olduğunu unutmayın.

Problemleri çözme ve mücadele biçimlerine saygılı olun.

Çocuklarınızın duygularını ve ifade şekillerini tanıyın.

Duygular ve davranışlar farklı şeylerdir. Bütün duygular kabul edilebilir. Fakat duyguların ifade edilmesi sürecindeki davranışların sınırları önemlidir. 

Dolayısıyla çocuklarımızın duygularını ifade ederken hangi sınırlarda hareket etmesi gerektiği konusunda model olun ve çocuklarınızı yönlendirin.

Kendi kullanmadığınız sınırları çocuktan beklemeyin.

Çocuğunuzun duygularını tanıyın ve onları yapıcı bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olun, hemen eleştirmeyin. Bu nedenle de çocuklarınızdan mükemmel olmasını beklemeyin.

Çocuğunuz; “hataların” öğrenmek ve gelişmek için fırsat olduğunu sizden öğrenmeli. Bu nedenle çocuklarınızın ve kendinizin hatalarını kabul edin. Bu süreci birlikte öğrenme yolculuğu olarak kabul edin ve uygulamaya geçin.

Çocuğunuzun gelişme sürecini gözlemleyin ve aklınızda tutun. Böylece beklentilerinizi ona göre belirleyin.

Çocuğunuzla iletişim halindeyken sizi dinlediğinden ve söylediklerinizi anladığından emin olun.  Anladığından emin olmak için anladığını uygun bir şekilde tekrarlamasını sağlayın.

Unutmayın ki çocuklar çoğu zaman hızlı ve düşünmeden hareket ederler.